Dünya çapında tanınan ve takdir gören İranlı yönetmen, fotoğrafçı, senarist ve yapımcıdır. 1970’ten bu yana sinema alanında çalışmakta olan Kiyarüstemi, kısa film ve belgeseller de dahil olmak üzere, 40’tan fazla filmde çalıştı. Özellikle Köker Üçlemesi, Kirazın Tadı ve Rüzgar Bizi Sürükleyecek filmleriyle dikkat çekti ve eleştirel başarı kazandı.

Fotoğrafçılığıyla da ön plana çıkan sanatçı özellikle kırsal bölgelerde çekim yapmıştır. Kiyarüstemi için İran devrimi sırasında film çekmek çok güçtü. Bu nedenle o süreci fotoğrafçılıkla değerlendirdi. Fotoğrafçılık ve sinemayı birbirine paralel iki alan olarak görüyor ve birbirlerini etkilediklerini vurguluyor. Ayrıca sinemayı görsel anlamda besleyen ve büyüten fotoğrafçılığı sinemanın annesi olarak tanımlıyor. Fotoğrafçılık üzerine söylediği şu güzel cümle tam anlamıyla bu sanata olan bakışını açıklıyor: ”Şunu fark ettim ki, eğer bir çerçeve içinde değiller ise önümüze çıkan güzelliklere bakmak konusunda başarılı değiliz.”

Dünya çapında bir ün kazandıktan sonra hala kendi ülkesi olan İran’da üretmeye devam etmekte ısrarcı davranması sanat camiası tarafından yadırganmıştı. Ancak o neden ülkesinde kalmakta ısrarcı olduğunu şu güzel sözlerle açıklıyordu:

“Ne zaman ki bulunduğu toprağa kök salmış bir ağacı alıp başka bir yere transfer ederseniz o ağaç size bir süre sonra meyve vermemeye başlar. Eğer veriyorsa da meyveleri, köklerini saldığı o ilk yerdeki kadar lezzetli olmayacaktır. Bu doğanın kanunudur. Eğer ülkemden ayrılmış olsaydım o ağaç gibi hissedecektim.”