2018’in bahar aylarını Antik Yunan tragedyalarını okuyarak, temmuzu Heidegger çalışarak, eylül ve ekim aylarını Hemingway hatmederek, kasım ayını ise Steinbeck etüt ederek geçirdiğim düşünülürse, yeni çıkan kitapları takip etmekte çok da iddialı olmasam gerek. Ama buna rağmen bu sene sadece K24’e Zamanın Kelimeleri, Babam Giderken, Çatıdaki Şey ve Dönüş’ü de yazmayı becerdim. Ben de yeni çıkan kitapları gücüm yettiğince takip etmeye çalışıyorum ama hiçbir zaman disiplinli ve programından taviz vermeyen bir okur olamadım. O nedenle daha çok ilgilerinin ve heyecanlarının peşinde koşan bir tür serseri okurum. Bütün bu zaaflarıma rağmen yine de bu yıl içinde tanışmaktan keyif aldığım kitapların bir listesini yapmaya cüret ettim.

Elbette bu tür “yılın en iyi kitapları” listelerine benim de itimadım yok. Bu listelerin de geri kalan başka bütün ciddi ve havalı listeler gibi objektif bir yanı bulunmuyor. Benimki de aslında objektif olmayan, hatta basbayağı keyfi olan bu listelerden biri olacak. Ocak ayının ilk gününden bu yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturduğum bu gri aralık günü akşamına kadar yüz yirmi civarında kitap okumuşum. Bunların neredeyse otuz küsuru çocuk kitabı kategorisinde. Bir süredir ekmek parası için çocuk kitapları hakkında yazılar kaleme alıyorum. Sonuç olarak güncel çocuk edebiyatının müptelası oldum ve bu tür (kurgu ve kurgu dışı diye ikiye ayrılan) listelere ilave bir kategori olarak “çocuk-gençlik edebiyatı”nı da dahil ettim.

Önce her üç kategorideki en sevdiğim üç kitabı neden sevdiğime dair kısaca gerekçemi yazacağım. Ardındansa her üç kategorideki en iyi on birimi hiçbir hiyerarşik sebep olmaksızın aklıma geldikleri sırayla sayacağım.

Dediğim gibi bu kendi yaptığım listeleri bile kendime izah etmekte zorlanıyorum. Meselâ sevgili Tanıl Bora’nın Zamanın Kelimeleri (İletişim) kitabını hakkında yazacak kadar çok sevsem bile listeme alamadım. Keza hâlâ edinip okuyamadığım için üstadım Selahattin Özpalabıyıklar’ın Göndermeler’ine (Everest) de ilk on birimde yer veremedim—ki bence 2018’in mühim bir yayın olayıydı. Hatta kendi adıma çok önemsediğim iki kitabı, Uwe Neumahr’ın Miguel de Cervantes / Delidolu Bir Hayat’ı (İletişim) ile Henry Edward Watts’ın Miguel de Cervantes’ini (Maya Kitap), en önem verdiğim yazarın iki biyografisini de bu listeye alamadım. Bunun gibi daha kaç kitap var kim bilir! Belki de en iyisi liste dışında kalan en iyi kitapların bir listesini yapmak.

Mademki üç kategoride böyle bir liste yapmaya karar verdim, o halde başlayalım. Kurgu kategorisindeki en iyi kitabım, aslında edebiyat dünyamız için çok sevindirici bir haber olan Niteliksiz Adam. Merhum Ahmet Cemal’in tamamını tercüme etmeye ömrünün yetmediği Niteliksiz Adam’ın ilk iki cildi neredeyse onar yıl arayla yayınlanmıştı. Musil hayranlarının şaşkınlıklarına bakılırsa anlaşılan Niteliksiz Adam’ın tamamının iki ciltten fazla olduğundan da çoğunun haberi yokmuş. Modern romanın İncil’i sayılabilecek bu harika metnin yayına hazırlanmasına hem şahit olan hem de katkıda bulunan biri olarak şunu söyleyebilirim ki çevirmen M. Sami Türk, Ahmet Cemal’den aldığı bayrağı çok daha yukarılara çekerek leziz bir tercümeye imza atmış. Yirminci yüzyıl başındaki Viyana’yı, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun son günlerini, dönemin edebiyat, sanat, bilim ve modernite eleştirileriyle bir tür filozof olan Ulrich’in yakın çevresiyle tartışmaları üzerinden anlatan roman; tekniği, inşası ve kurgusu açısından geçtiğimiz asrın edebiyatına yön veren üç-beş metinden birisi. Musil okurları için sevindirici bir diğer haberse bu muhteşem romanı, yazarının bu romanı yazarken çektiği sıkıntılara doğrudan şahitlik edebilecekleri günlüklerinin de aynı günlerde piyasaya çıkması. Maalesef henüz edinemediğim için Robert Musil’in Günlükler’ini de (Everest) listeme dahil edemedim. Ama teselli olacaksa, önümüzdeki günlerde bir Musil ve Niteliksiz Adam yazısı yazacağıma söz veriyorum.

İkinci kategorideki en iyi kitabım ise Hukukbilimin Politikası. Elbette hukuk sadece profesyonellere özgü bir alan değil. Hepimizi, bilhassa devletin gadrine uğramış madunları çok ilgilendiren bir konu. Dikkatli okurun fark edeceği gibi zaten kurgu dışındaki on birimin tümünü hukuk kitaplarına hasretmemek için kendimi zor tuttum. Cotterrell, hukukun mahiyetini açıklamaya çalışan temel hukuk teorilerine eleştirel bir giriş sunuyor. Hukukbilimin ne hakkında olduğu üzerine bir refleksiyona soyunan kitap, hukukbilimin yapıp ettikleriyle yol açtığı sonuçların büyük sosyal, politik ve ahlâkî meselelerle nasıl ilgili hale getirilebileceğini tartışıyor. Siz bakmayın bugün boğazımıza kadar bir hukuksuzluk bataklığına battığımıza, yarın bizi hakikaten bir toplum yapacak özgürlük ve eşitliğe dayalı bir toplum sözleşmesi ortaya koyabilmek için bugünden hukuk üzerine bir tefekkür geliştirmeye mecburuz. Cotterrell’in kitabı böyle bir hukuk tefekkürü için iyi bir başlangıç olma özelliği taşıyor. Yarın bir gün yine üniversitede “Hukuk Sosyolojisi” dersi verirsem, sanırım okutacağım ilk kitap Hukukbilimin Politikası – ki bu yazının konusu değil ama bir ikinci kitap da meşhur Dreyfus davasının romanı olan Robert Harris’in Subay ve Casus’u – olacak.

Üçüncü ve son kategorimdeki en iyi kitabım ise gizemli bir kelimenin mizahî hikâyesi Açimpa. Onun hakkında ne zaman nerede yayınlanacağını bilmediğim gayet “açimpa” bir yazı bile yazdım. Ne anlama geldiği bilinmeyen bir kelimenin ne kadar farklı anlamlarda kullanıldığının hikâyesi, Dilin Belirsizliği’nin yazarını elbette baştan çıkaracaktı. Bir kelimenin ne anlama geldiğini nasıl bilebiliriz? Bir dilbilimci bir gün tarihin tozlu sayfalarından naftalin kokan bir kelime çıkarıp önümüze koyarsa ne yaparız? Anlamını bilmediğimiz için onu hiç kullanmaz mıyız, yoksa biz onu kullandıkça kelime bir anlama gelmeye mi başlar? Wittgenstein II’nin “dil oyunları” tezini çağrıştıran bir hikâyeyi okursanız seveceksiniz. Okumazsanız çok da “açimpa!”

Şimdi bir üstad edasıyla değil de daha ziyade obur bir okurun beğenisi olarak hazırladığım 2018’in en iyi on birlerini vereyim.

Kurgudaki en iyi on birim şöyle:

  1. Niteliksiz Adam (I-IV), Robert Musil (Aylak Adam)
  2. Sadık Ruslan, Georgi Vladimov (Jaguar)
  3. Dönüş, Alberto Manguel (Kırmızı Kedi)
  4. Babam Giderken, Alberto Barrera Tyszka (Kafka Kitap)
  5. Tavşan Yılı, Arto Paasilinna (Domingo)
  6. Sekiz Dağ, Paolo Cognetti (Kafka Kitap)
  7. Gaçar Goçar, Vivek Shanbhag (Palto)
  8. Çatıdaki Şey, Robert E. Howard (Laputa)
  9. Rüyalar Kitabı, (haz.) Jorge Luis Borges (Kırmızı Kedi)
  10. Çinko Çocuklar, Svetlana Aleksiyeviç (Kafka Kitap)
  11. Evsiz Bir Adamın Güncesi, Marc Augé (Yapı Kredi)

 

Kurgu dışındaki en iyi on birim de şu:

  1. Hukukbilimin Politikası, Roger Cotterrell (Pinhan)
  2. İnsanın Eskimişliği (I-II), Günther Anders (İthaki)
  3. Hukukun Hükümranlığı, Ronald Dworkin (Nora)
  4. Quijote Üzerine Düşünceler, José Ortega y Gasset (Yapı Kredi)
  5. Keşke Hiç Olmasaydık, David Benatar (Doğu Batı)
  6. İzonomi ve Felsefenin Kökenleri, Kojin Karatani (Metis)
  7. Yabancı, Colin Wilson (Notos)
  8. Çağımızın Yasama ve Hukuk Bilimi Konusundaki Görevi Üzerine, F. C. von Savigny (Pinhan)
  9. Platon’un Politik Felsefesi (I-II), Leo Strauss (Pinhan)
  10. Yeniçağın Kötü Çocukları, Peter Sloterdijk (Edebi Şeyler)
  11. Mektuplaşmalar 1932-1940, Benjamin – G.G. Scholem (Kolektif Kitap)

 

Çocuk-gençlik edebiyatındaki en iyi on birimse şöyle:

  1. Gizemli Sözcük Açimpa, Catarina Sobrel (Can Çocuk)
  2. Yeniden Deniz Olmak, Anıl Mert Özsoy (Can Çocuk)
  3. Öykülerle Mitoloji: Herakles’ten Örümcek Kadına, Habib Bektaş (Tudem)
  4. Komik Hayvan İsimleri Bakanlığı, Kes Gray – Nikki Dyson (Domingo)
  5. Büyükbaba’nın Müthiş Firarı, David Walliams (Can Çocuk)
  6. Sezer ve Tozar (I-II), Ingvar Ambjørnsen (Can Çocuk)
  7. Kayıp Çocuklar, Lars Joachim Grimstad (Final Kültür Sanat)
  8. Savaşın Son Kışı, Jan Terlouw (Mayo)
  9. Frip’in Aşırı Israrcı Pıtrakları, George Saunders – Lane Smith (Delidolu)
  10. Köpekbalıklarının Kayıp Şarkıları, Raşel Meseri (Delidolu)
  11. Sınıfta İsyan Var, Steven B. Frank (NotaBene)

 

Bu listeler sadece benim beğenilerimi yansıtıyor. Katılır mısınız katılmaz mısınız bilemem. Fırsat buldukça bazıları hakkında yazmaya çalışacağım. Belki o zaman siz de bana hak verirsiniz. Ama ben geçtiğimiz sene en çok bu kitapları sevdim.